Emzirmeyi Bırakmak

Memeye Bay Bay

Doğal akışında, güven ve huzur içerisinde başlayan doğum ilk emzirme deneyimi ile devam edecektir. Annenin kendisine güvenmesi, bir kadın olarak bebeğine sütüyle yeteceğine inanması ve kendini bu konuda bilinçlendirmesi ilk aşamada hayatidir. Bu yüzden bebeğin ve annenin ilk kavuşması yani ilk dünyevi bağ emzirme ile başlıyor. Bu bağ öyle güçlüdür ki emzirmenin tüm süreçlerinin hassasiyet ile yönetmek bebeğinizin ilerideki tüm yaşamını etkileyecektir. Emzirmeyi bırakmak, şefkatli olmak için yeni yollar keşfetmeyi gerektirebilir.

Bebeğinizi ilk kucağınıza aldıktan sonra onu koklarsınız ve ne kadar küçük olduğuna hayret edersiniz. Sonra bu tatlı telaşın içerisinde hemen onu doyurmak dürtüsü gelir konar yüreğinize. İlk defa emzirme deneyimi yaşayacak olan anne, bebeğinin küçücük yüzünde memeyi aradığını fark eder. Su akar yolunu bulur misali memeye kavuşan bebeğiniz yavaş yavaş emmeye başlar. Şaşırırsınız. Her canlı hayatta kalma iç güdüsüyle doğuyor ve bir şekilde emme refleksi bebeğinizde hali hazırda bekliyor. Doktorunuz, bebek hemşireleriniz bilmeniz gereken tüm ayrıntıları sizinle paylaşıyor. Ve artık zaman geçtikçe emzirme konusunda siz daha deneyimli oluyorsunuz bebeğinizin ise emme refleksi daha güçleniyor. Emzirmeyi bırakma sürecinizi tüm hassasiyetiniz ile yönettiğinizi ve artık memeye bay bay deme vaktinizin geldiğini varsayarak devam ediyorum.

Dünya Sağlık Örgütü Emzirmeyi Bırakmak İçin Ne Diyor?

Dünya Sağlık Örgütü bir bebeği en az iki yıl emzirmenin yararlı olacağını sonraki sürecin anne ve bebeğin kararına bırakılması gerektiğini söylüyor. Fakat herkes sanki sadece 2 yıl emzirmelisin diye algılıyor. Bu da çoğu anne ve bebek hazır değilken bile sırf yanlış anlaşılma yüzünden bu süreci bitirme telaşına giriyor. Toplum baskısı da bir yandan tabii… Ben buna hayır diyorum. Anne ve bebek ne zaman kendini hazır hissederse o zaman emzirmeyi bırakmak için adımlar atılmalı. Düşünsenize bebek dünyayı ilk annenin memesi ile algılamaya başlıyor. İlk ağladığında onu sakinleştiren ten teması, karnı acıkınca emdiği süt ile dünyaya karşı güven mesajını alıyor. İhtiyaçlarının karşılanması sayesinde hiç bir fikrinin olmadığı bu dünyada onu rahatlatıyor. Peki neden bu güveni sağlamlaştıracağımıza ket vuralım ki?

Memeye bay bay sürecimizde tüm bunları göz önünde tutarak yavaş ve sakince yol almaya karar verdim. Oğlumu 34 ay gururla ve iç rahatlığıyla her yerde çekinmeden emzirdim. Tabi toplum baskısını da fazla fazla hissettim ama vazgeçmedim. Artık emzirme bana ve oğluma alışkanlık gibi gelmeye başladığını hissettiğimde bu sürece başladım. İlk önce gece emzirmesini sonlandırdım. Çünkü gündüze göre özellikle de sabah ilk emmeye göre gece emmesinde isteksizlik başlamıştı. Uzmanlara göre gece emmesi en son bırakılması gerekiyordu ama bizim özel sürecimizde böyle olmadı.

Emzirmeyi Bırakmak Ne Kadar Sürer

28 aylıkken bir kaç gece uyandığında emzirmeyi bırakmak için denemeler yaptım; fakat olmadı. Uykusuzluk, 2 yaş krizleri, hayat telaşı derken ben de bunu sürdürecek derman yoktu ve bebeğimi de üzmek istemediğimden daha sonra denemek üzere son verdim.

Gündüz emmeleri gittikçe azalmıştı gece de artık çok daha az uyanıyordu. 30 aylıkken gece emmesini yeniden kesmeye kesin karar vermiştim. 3 gün her uyandığında su teklif ettim ve direnmedi meme için. 4.gün artık uyanmadı. Sonrasında uyansa da su içip uyumak istedi. O kadar kolay ve güzel oldu ki korktuğum gibi olmadı. İkimizin de hazır olduğu gibi ilerledi ağlamadan yıpranmadan.

34 aylık oluncaya kadar gündüzleri daha az olmakla beraber emmeye devam ettik. Yine uzmanlara göre uzun olan bu zaman dilimi boyunca gündüzleri birer birer emzirme seanslarını çıkardım. Örneğin gündüz uyandıktan sonra istediği kadar emerken bir sonra ki emzirmeyi uyuyuncaya kadar yapmamaya çalıştık. 33 aylığın son haftasına kadar hala uyuturken emziriyordum. Bu sürece kadar azalta azalta en son uykudan önce bir fırt alacak şekilde uykuya geçirmeye hazırladım. Artık sadece akşamları her iki memeden fırt alıp uykuya geçiyordu. Uykuya geçerken ki memenin yokluğunu dans eder vaziyette kucağımda uyutarak geçirdim. Alıştıkça yatağında pat pat yaparak uyku desteğine devam ettim.

Emzirmeyi Bırakmak: Şefkatle Yeni Başlangıç

Memeye veda sürecimizi üzüntü ve yokluk yaşamadan halletmemizin bir püf noktası vardı elbette. 2 yaşına girdikten sonra katıldığımız doğum günü partilerinde, mum üflediğimiz oyunlarımızda ya da emzirdiğim anlarda şunları anlattım oğluma : ” Oğlum yavaş yavaş kış gelecek petekleri açacağız, uzun kollu kıyafetlerimizi giyeceğiz, hava soğuk oldukça montlarımızı giyinip dışarı çıkacağız ve senin doğum günün gelecek. Sana harika bir pasta yapacağım. Üfleyeceğiz ve memede artık süt bitecek. ” diye diye 10 ayı geçirdik.

Nihayet tam 34 aylık olmuşken memeye bay bay partisi adı altında doğum gününü kutladık. Duş aldık ve oğlum birazdan mum üflediğinde memeden sütün gelmeyeceğini bildiğini fark ettirecekti bana. Son birer fırt aldı ve “ben artık büyüyorum artık sizi emmeyeceğim; öpüp bay bay, ” dedi. Ve hazırlanıp pastamızı üflemeye gittik. Sabah neler olacağını merak ettim. 2 sabah uyandıktan sonra anne fırt fırt diye dolaştı üzgün şekilde. Kucağıma aldım; pencereden dışarıya baktırdım, ilgisini dağıttım, mum üflediğimizi hatırlattım ve ikna olmuştu bile.

Benim için en güzel tarafı oğlum ile aramızdaki bağın memesiz bile ne kadar güçlü olduğunu fark etmemdir. Ayrıca önemle söylemek isterim ki plan dahilinde azaltarak bu süreci tamamlamamız meme ağrılarını yaşamadan bitirmemi de sağladı. Aniden bırakılan emzirme seansları annenin memelerinde mastit oluşumuna neden olabiliyor. Hepinize en az bizim kadar şefkatli bir memeye bay bay süreci yaşamanızı dilerim.


Etiketler: , , , , , , ,

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir